WikiLeaks'in kurucusu Julian Assange (53), yüz binlerce gizli ABD belgesini kamuya açıklayan kişi, yabancı haber kaynaklarına göre ABD hükümeti ile anlaşma sağladı ve suçunu kabul ederek serbest bırakılacak. Bu, yıllarca süren ABD hükümeti ve Assange arasındaki yasal mücadeleye bir son verecek ve Assange'nin özgür bir adam olacağı tahmin ediliyor.

Assange'nin şu anda bulunduğu İngiltere hapishanesinden serbest bırakıldıktan sonra memleketi Avustralya'ya döneceği söyleniyor. 24 Haziran'da (yerel saatle) New York Times (NYT) ve Washington Post (WP) gibi kaynaklar, Assange'nin 26 Haziran sabahı ABD toprağı olan Saipan'da düzenlenecek duruşmaya katılarak ABD'nin casusluk yasasını ihlal etme suçunu kabul edeceğini bildirdi. Suçunu kabul etmesi durumunda, mahkeme tarafından 5 yıllık hapis cezası verilecek ancak zaten İngiltere hapishanesinde 5 yıl geçirdiği göz önünde bulundurulduğunda yakında serbest kalma olasılığı yüksek. Assange'nin avukatları, ABD Adalet Bakanlığı ile bir suçlu itirafı anlaşması (plea bargaining) aracılığıyla davayı sonuçlandırdı.

Assange davasının ABD anakarasında değil, memleketi Avustralya'ya yakın Saipan mahkemesinde görülecek olması da ABD hükümeti ve Assange arasında bir anlaşma sonucu olduğu yorumlanıyor. Assange'nin avukatları, ABD'de yargılanması durumunda 175 yıla kadar hapis cezası alabileceği gerekçesiyle ABD'ye iadesini reddetmişti. NYT, ABD Adalet Bakanlığı Terör Bölümü yetkilisinin davadan sorumlu yargıca "Assange, planlandığı gibi 26 Haziran sabahı saat 09:00'da Saipan mahkemesinde hazır bulunacak ve tüm prosedürler tamamlandıktan sonra Avustralya'ya dönecek" dediği bilgisini paylaştı.

WikiLeaks, Assange'nin serbest bırakılmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Assange'in özgürlüğü için çalışan herkese teşekkür ederiz" dedi ve Assange'nin Saipan'da düzenlenecek duruşmaya katılmak üzere İngiltere hapishanesinden ayrıldığını belirtti. Assange'nin avukatı ve eşi Stella Assange da sosyal medyada "Gelecek hafta civarında eşim özgür olacak" dedi.

2006'da WikiLeaks'i kuran Avustralyalı Assange, 2010'da ABD hükümetinin gizli tuttuğu diplomatik belgeleri ve Irak-Afganistan savaşlarıyla ilgili raporları WikiLeaks aracılığıyla kamuya açıkladı. Yayımlanan bilgiler arasında ABD ordusunun Irak-Afganistan'da işlediği suistimaller de yer alıyordu ve büyük yankı uyandırdı.

Aynı yıl, Assange İsveç'te cinsel saldırı suçundan tutuklama emri çıkarıldı ancak suçlamaları reddetti ve 2012'den beri İngiltere'de kaçak olarak yaşadı. 2019'da İngiliz polisi tarafından tutuklandıktan sonra ABD, Assange'yi casusluk yasasını ihlal etme dahil olmak üzere toplam 18 suçtan suçladı ve İngiltere'den iadesini talep etti. ABD Savcılığı, gizli bilgileri ele geçirerek kamuya açıklayan Assange'nin eylemlerinin habercilik sınırlarının ötesine geçtiğini ve ulusal güvenliğe bir tehdit oluşturduğunu savundu.

Ancak Assange'nin avukatları, bunun basın özgürlüğünü bastırma çabası olduğunu savunarak mahkemede mücadele etti. Assange'nin ABD'ye iadesi, uluslararası ilgiyi topladı. Assange'nin memleketi Avustralya'nın Başbakanı Anthony Albanese, ABD'den Assange davasını sonuçlandırmasını istedi ve Avustralyalı milletvekilleri Assange'nin Avustralya'ya geri dönmesini isteyen bir karar tasarısını kabul etti. Almanya Şansölyesi Olaf Scholz da İngiltere'nin Assange'yi ABD'ye iade etmemesi gerektiğini açıkça belirtti. Avrupa'nın birçok yerinde Assange'nin ABD'ye iadesine karşı gösteriler düzenlendi. Assange'nin ailesi, 10 yılı aşkın bir süredir devam eden yasal mücadele nedeniyle Assange'nin sağlığının bozulduğunu söyledi.

ABD Başkanı Biden, Nisan ayında Avustralya hükümetinin Assange'in geri dönmesini talep etmesiyle ilgili bir soruya "Göz önünde bulunduruyoruz" cevabını vermişti. WSJ, "Assange'nin serbest bırakılmasıyla ABD hükümeti de siyasi yükünden kurtulmuş oldu" yorumunu yaptı.